"Ermeni Sorunu ve Gerçekler" Konferansı
06.05.2014

Atatürk İlke ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanlığınca düzenlenen “Ermeni Sorunu ve Gerçekler” konulu konferans 30.04.2014 tarihinde Seyhan Cengiz Turhan konferans salonunda verildi.

Konferansa, Rektör Yrd. Prof. Dr. Sayın İsmail Bircan ile Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü öğretim elemanları Yrd. Doç. Dr. Reşat Öztürk ile Dr. Gültekin K. Birlik ile öğrencilerimiz katıldılar.

Emekli Büyükelçi ASAM başkanı Sn. Ömer Engin  Lütem’in verdiği konferansta: Tarihte Ermenilerin Doğu Anadoluda dağınık halde yaşadıkları; kısa ömürlü ve etkinliği olmayan küçük devletçikler ile prenslikler kurduklarını belirtti. Bu devletler genelde bölgedeki büyük devletlerin himayesinde yaşadıklarını 11. yy. ‘dan sonra da Türklerin egemenliği altına girdiklerini belirterek Millet-i Sadıka olarak anıldıklarını, Türk kültür ve yaşayışına en çok uyum sağlayan bir grup olduklarına değindi. Berlin Antlaşmasından sonra Ermenilerin gizli siyasal faaliyetler sergilemeye başladıklarını; Rus, İngiliz, Fransız ve Amerika gibi büyük devletlerin yönlendirmesi ile Osmanlının güçsüzlüğünden yararlanarak Doğu Anadolu’da devlet kurma hayaliyle bir takım isyanlar çıkarttıklarını açıkladı. 93 harbinde Ruslarla işbirliği yapan Ermeniler, I. Dünya Savaşında kafkas Cephesinde Osmanlı Ordularını iki ateş arasında bıraktıklarını, ordunun ikmal yollarını kestiklerini, sivil halka saldırdıklarını vurguladı.

Başkomutan Enver Paşa’nın önerisi ile hükümetin “Sevk ve İskan Kanunu”nu çıkartarak orduya zarar veren, iç huzuru bozanların yine Osmanlı sınırları içinde olan Kuzey Suriye’ye göç ettirildiklerini belirtti. 1948 yılında kabul edilen “Soykırım Sözleşmesi”nde ifadesini bulan tanımda, Ermenilerin iddia ettikleri 1915 “Sevk ve İskan Kanunu”gereğince yapılanın ayrı ayrı kavramlar olduğunu vurguladı.

1915 de Osmanlının yaptırdığı göç iç huzuru sağlamak, orduya ve sivil halka zarar verilmesini önlemektir diyerek soykırımın “bir gruba mensup olanların hiç bir ayırım yapılmadan öldürülmesi” olduğunu belirtti. Bu nedenle 1915’de Osmanlının yaptığı tehcir olarak bilinen göç ettirmenin soykırım olmadığını açıkladı.

Yapılan araştırmalara göre 1915’de 350.000 Ermeninin göç ettirilmediğini, oysa Ermeni çetelerinin 518.000 Türk’ü katlettiğini dile getirerek Türklerin soykırımcı olarak tanımlanamayacağını açıklayarak, o dönemde göç ettirilen Ermenilerin masraflarının karşılanması için devlet bütçesinden ödenek ayrıldığı açıklandı. Soykırım uygulanacak insanların masraflarının devlet bütçesinden ödenmesinin anlamının kavranması gerektiğini vurguladı.